Oda TV’ye yolladığım "yorum"


Oda TV’de bugün yayınlanan ve aşağıda alıntıladığım haber-yoruma yazdığım, sayfada yayınlanıp yayınlanmayacağını hiç bilemediğim [ek: yolladıktan birkaç saat sonra yayınlanan] yorumumdur:

Ben, haber-yorumunuzda ismini vermeden bahsedip, ne iyi ki medyanın genellikle yapageldiğinin tersine linkini de vererek varlığını duyurduğunuz “Gerçekler Bilinsin Yeter” (Üç ayrı kimliğiyle Abdülkadir Aygan’ın ya da Türkiye’nin karanlık 22 yılının portresi) isimli videoyu yapan sanatçı, Hakan Akçura’yım.

Ama ne yazık ki, yazdığınız gibi Rıdvan Akar’ın röportajının bir ilk olmadığının doğru olması, yazılan bu haber-yorumun tümüyle doğru bilgileri içerdiğini kabul etmemi beraberinde getirmiyor. Şöyle ki:

“Aygan açıklamalarında JİTEM adına pek çok cinayet işlediğini anlattı. En bilineni Musa Anter cinayeti idi,” diye yazmışsınız. Oysa, Aygan her zaman ve benle konuşup Musa Anter cinayetinin karanlı yüzünü açıklarken, bu cinayeti ‘kimin işlediğini’ hep açıklamıştır. Bu durum ve hatta cinayetin tanığı Orhan Miroğlu’nun onu doğrulayan açıklamaları, yıllar önce Hürriyet gazetesinin yapmış olduğu kolaycılığa düşmekten sizi alıkoymamışa ve onu ‘Musa Anter’in katili’ kılabilmenize engel olmamış.

“Özgür Gündem kendisini hayati tehlike nedeniyle İsviçre’ye kaçırdı,” cümleniz de hatalı. Aygan’ın kaçırıldığı yer İsviçre değil İsveç’tir ve ‘neden kaçtığı ya da kaçırıldığına’ dair açıklamaları hakkınca okur ya da izlerseniz bu kadar kolaylıkla özetlenebilecek bir karakter taşımıyor.

Aygan’ın nasıl bir insan olduğuna dair kullandığınız sıfatlara gelince, bu konuda bir şey yazmak bana düşmez; o, size kendini tanımlayabilecek -ya da hiç bu yazılanları umursamayabilecek- bir yetişkin. Keşke her JİTEM katili ya da PKK gerillası onun kadar cesur olsa dedirtecek kadar da özgül bir insan bence.

Gelelim yazınızın beni asıl doğrudan ilgilendiren kısmına:

Haber-yorumunuzda, Ergenekon kapsamında Temizöz tutuklamasının ardından Taraf’dan Star’a, Samanyolu’dan Zaman’a kadar birçok basın kuruluşunun Aygan’la görüşmesinin tabiri caizse “işin ayağa düşmesi”nin ardından “internet üzerinden dahi Abdulkadir Aygan röportajı yayınlanmaya başladı” diye yazıyor ve blog sitemin linkini veriyorsunuz.

Öncelikle, zaten en azından 3.5 saatlik videomu internet üzerinden şimdiye kadar izleyen en az 17000 kişi biliyor ki, ben “Gerçekler Bilinsin Yeter”i 2008 yılının haziran ayında yayınladım. Yani yazıda aktardığınız tüm bu gelişmelerden önce… Yayınladığımsa bunca yılık sanatçı kimliğimle bir sanat işi, “özel bir biçimde” yansıtmaya çalıştığım bir Abdülkadir Aygan portresiydi; sadece bir röportaj değil!. Onun aktarımlarını içeren ilk türkçe “akan görüntü” idi. Hakkını yemeyeyim, Türkiye medyası da gerek o görüntüleri, gerekse filmin ve blog sitemin içerdiği fotografları tepe tepe ve bir kez bile benim ya da videonun ismini vermeden yayınladı, yayınlıyor.

Derdim, birilerinden önce ya da sonra olmaklıkta hiçbir zaman olmadı; ilk basın bültenimde benden önceki yayınlardan o yüzden uzun uzun bahsettim zaten. Ben Aygan’la yapılan her görüşmeye değer veririm. Onun verdiği bilgileri sadece “güncel mi, değil mi?” diye tartışan ya da kendi tasarrufunu ancak “ilk kez” yapılan bir tasarruf olarak sunduğunda anlamı olduğunu sanan dargörüşlü medya pazar mantığı benim çok uzağımdadır.

Bildiğim ise şudur: Aygan’ın itirafları ve açıklamalarının içerdiği ve en az 22 yılımızı karartan suçların tümünün hesabı sorulmadıkça ülkemiz hakkettiğince özgür ve adaletli bir ülke asla olamayacaktır. Videomun bu ne yazık ki hala süren güncel niteliği ise onun bu cuma gününden başlayarak bir ay boyunca İstanbul’da BM Suma Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde sürecek 17 sanatçılı “Pis Hikaye” isimli sergimizde ilk kez halka açık gösterime sokmamın nedeni… Beklerim! Bildiğinizi sandığınız her şeyin doğrusunu ve bilmediklerinizi öğrenmeniz için!

Saygıyla…

Hakan Akçura”

Sözkonusu haber-yorum (içeriği olduğu gibidir):

RIDVAN AKAR! BU RÖPORTAJIN NERESİ İLK

CNN TÜRK’te 2 haftadır Rıdvan Akar’ın Abdulkadir Aygan ile röportajının jeneriği yayınlanıyor. Jenerikte bu röportajın çok özel bir röportaj olduğunun ve bir ilk olduğunun altı çiziliyor.

Peki, gerçekten öyle mi?

Önce PKK’ya katılarak Türk Ordusu’na karşı savaşan, ardından yakalanınca itirafçı olarak JİTEM adına PKK’ya karşı savaşan son olarak da JİTEM itirafçısı olan Aygan ile röportaj Akar’ın sunduğu gibi çok özel bir röportaj mı?

İsterseniz biraz daha derine inip konuya ayrıntılı olarak bakalım…

Abdulkadir Aygan,1977–1980 arası PKK’da faaliyet yürüttü. 1980’de 1,5 yıllığına hapise girdi. Ardından askere alındı. Ancak askerden kaçıp PKK’ya tekrar katıldı. 1985’te PKK’dan kaçıp itirafçı oldu. 1990 yılına kadar cezaevinde kaldı. Çıkınca kendi ifadesi ile JİTEM’e katıldı. Aygan açıklamalarında JİTEM adına pek çok cinayet işlediğini anlattı. En bilineni Musa Anter cinayeti idi.

Aygan daha sonra sivil memur olarak Burdur’a atandı. Ardından 2004 yılında Özgür Gündem Gazetesi’ne ilk itiraflarında bulundu. Özgür Gündem kendisini hayati tehlike nedeniyle İsviçre’ye kaçırdı. Özgür Gündem Gazetesi PKK’ya yakın bir gazeteydi. Aygan bu gazeteye işlediğini iddia ettiği cinayetleri anlattı. Ardından Aygan’ın anlattıkları Aram Yayınevi tarafından kitaplaştırıldı.

Gündem’in bu haberleri nedeniyle gazete toplatıldı. Gazeteciler yargılandı. Ancak bu olayı o zaman merkez medyada gazetecilik yapan kimse görmedi. Çünkü haber riskli idi. Konu edenin başına dert açabilirdi. Bu nedenle itiraflarda bulunan Abdulkadir Aygan, İsviçre sokaklarında hem PKK’nın hem de İsviçre’de yaşayan Türkler’in tepkisi nedeniyle yalnız kaldı.

Ancak Aygan’ın yalnızlıktan kurtulması, Ergenekon tutuklamaları ve Diyarbakır’da Albay Temizöz’ün faili meçhuller nedeniyle yargılanması sayesinde oldu. Artık konu üzerine haber yapmak, yazı yazmak risksizdi. Aygan bir anda medya yıldızı oldu. Taraf’tan Star’a, Samanyolu’dan Zaman’a kadar herkes arka arkaya Aygan’ın röportajını yayınlamaya başladı. Hatta Aygan ile röportaj o kadar kolaylaştı ki internet üzerinden dahi Abdulkadir Aygan röportajı yayınlanmaya başladı (http://open-flux.blogspot.com/)

Ve röportajların neredeyse tamamında “ilk defa”, “çok özel” gibi ifadeler birbirini kovalıyordu. Özgür Gündem’in yazdığı bir yana aslında hiçbirisi ne ilkti ne de çok özeldi. Abdulkadir Aygan, artık her soruya cevap veren, herkese konuşan ve konuştuğu televizyonun, gazetenin kimliğine bürünen zavallı bir adamı oynuyordu.

Şimdi tüm bunlardan sonra CNN Turk’ten Rıdvan Akar, Abdulkadir Aygan ile yaptığı “çok özel” röportajının “bir ilk” olduğunu söylüyor.

Aygan röportajlarının artık internet üzerinden yapıldığı koşullarda bu röportajın bir ilk olduğuna kim inanır?

Ya da Kandil’den gelen PKK üyelerinin sınırda büyük gösterilerle karşılandığı ve kısa sürede serbest bırakıldığı, kısacası Türkiye’de artık bir dönemin bittiğini haber veren bu görüntülerden sonra Akar’ın eski bir PKK itirafçısı ile görüşmesinin “çok özel” olduğuna kim inanır?

Sadece Kadir İnanır…

Barış Terkoğlu

Odatv.com

Reklam
This entry was posted in art by omosis. Bookmark the permalink.

About omosis

Selected exhibitions, activities: 2013 Artist presentation: "Being in Sweden, being an immigrant, being an artist", Adaevi, Museum of the Princes' Islands, İstanbul, Turkey "Yersiz: Kader Birliği", Mardin, Kızıltepe, Turkey “Ja jag vill leva jag vill dö”, Tegen 2, Stockholm "Vilken tur! Himlen omfamnar oss!" / "What luck! The sky embraces us!" / "Ne şans! Gökyüzü hepimizi sarıyor!" Photography Exhibition, Ideas and Innovation Fair, Stockholm "Milat" Exhibition for Hrant, Getronagan Lisesi'nden Yetişenler Derneği, Harbiye / Rumeli Han C blok 6.Kat - Beyoğlu, İstanbul 2012 Migration Connections Project 2012 Exhibition, Museum of the Princes' Islands, İstanbul, Turkey Edinburgh Middle Eastern Film Festival, Filmhouse, Edinburgh, Scotland, UK Artist Talking and Screening, Agent Ria, Still Gallery, Edinburgh, Scotland, UK 2011 Ars retorica, Hall the university library of Paris 8 – Saint Denis, France The Exhibition on the 20th Anniversary of the Human Rights Foundation of Turkey: Where Fire Has Struck, DEPO Istanbul, Turkey 2010 PAI 2010-2011 in Thebes, Conference Center of Thebes, Greece International Media Arts Festival Videfesta’10: Archive Fever, Goethe Institute, Ankara, Turkey Temps D'Images Portugal 2010 Festival Film Award for Films on Art section "From childhood to police station" Exhibition, Free Expantion Platform, Istanbul, Turkey HEP Iran screening, Sazmanab Project, Tehran, Iran AthensArt 2010 contemporary art exhibition, Athens, Greece PAI 2010 contemporary art exhibition, Samothrace, Greece "Thistles of Sazak" screening and exhibition, 7th Karaburun Festival, Izmir, Turkey Distance Festival, London, UK "Artist Cinema", Art Beijing, China Over trubled water, Tegen 2, Stockholm, Sweden Ankara International Film Festival, "Video: Spaces of Memory", Ankara, Turkey Direct Channell, Canakkale' Turkey !F Istanbul Film Festival 2010 online program: See it yourself (This village)' Istanbul, Turkey HEP Screening, AFA Beijing, China Tornavideo, Tamirhane, Ankara, Turkey 2009 “Projected Visions: 35 years of Turkish video art” exhibition Meeting Europe - Istanbul, Wacken Exhibition Centre, Strasbourg, France HEP (Human Emotion Project) Screening, AFA @ Portuguese Bookshop Gallery, Macau, China co-exhibition "Dirty Story", BM Suma, Istanbul, Turkey HEP (Human Emotion Project) Screening, Caldas-da-Rainha, Portugal HEP Screening, Berlin, Germany "Thistles of Sazak", art performance, Karaburun, Izmir, Turkey "Istanbul-Off-Spaces" co-exhibition, Kunstraum Kreuzberg/Bethanien, Berlin, Germany co-exhibition "Interzone:Nation", Gallery Galzenica, Zagreb, Croatia HEP Screening, LaSala in Cigunuela, Spain HEP screening, Melbourne, Australia "Varning för klämrisk", Solo Exhibition, Tegen 2, Stockholm, Sweden to Ankara International Film Festival, Ankara, Turkey 2008 1st Int. Roaming Biennial of Tehran, Berlin, Germany "Hög på Golvet" group exhibition at Tegen 2, Stockholm, Sweden 1st Int. Roaming Biennial of Tehran, Istanbul, Turkey International Mail Art Project 2008, Conceptual Continuity Supermarket 2008 Art Fair with Tegen 2, Stockholm, Sweden 2007 "Fear of god" co-exhibition, Hafriyat Karakoy, Istanbul, Turkey "Bodrum Film Festival", Bodrum, Mugla, Turkey "Jag, min husses hund" group exhibition, Tegen 2, Stockholm, Sweden "Nightcomers" project in the 10th Biennial of Istanbul, Istanbul, Turkey Scope NYC [PAM], Scope Art Fair, Lincoln Center, New York, USA 2006 co-exhibition "Labyrint" in Botkyrka Konsthall, Stockholm, Sweden Artist's "Sann dialog" ("Real dialogue") contemporary art activity has been started. Stockholm, Sweden Artist sent his videoperformance named as "Öppet brev till Migrationsverket" to Migrationsverket ("Open letter to Sweden Migration Board") 51', Stockholm, Sweden 2004 Artist given his art-object named as "För uppehållsstillstånd" to Migrationsverket ("For residence permission"), Istanbul, Turkey co-exhibition "Bridge from east to west", BBK Karlsruhe, Germany 2003 co-exhibition of AIAP "Hal/iç" with work name the "Difficult sleep". Kadir Has University, Istanbul, Turkey 2002 co-exhibition "Arts Plastiques" in METU Spring Festival at METU Congre Center, Ankara, Turkey co-exhibition "A travel into life" at Kargart, Istanbul, Turkey 2001 "Sometimes when I'm high, I watch TV", video performance screening, Dulcinea, Istanbul, Turkey Artist's "Solitudo" contemporary art activity has been started. A solo contemporary art exhibition with 210 participants: I want my mirrors. Dulcinea Istanbul, Turkey 2000 co-exhibition "Veritas Omnia Vincit", Istanbul, Turkey Artist's "I want my mirrors" contemporary art activity has been started, Istanbul, Turkey 1999 "2th Interbalcanic Symposium of Visual Arts" and co-exhibition, Samotrache/Greece 1998 "...self", solo exhibition. Dulcinea, Istanbul, Turkey co-exhibition "The Other", Istanbul, Turkey 1996 "Citypaintings", solo exhibition. Habitat II/NGO Forum '96 art activities, Istanbul, Turkey Publication of book of poems: "Limpin Bird" (Aksak Kus) (168 page, 81 poem, 81 picture), Istanbul, Turkey 1995 Fourth Biennial of Istanbul, Istanbul, Turkey co-exhibition "Young Activity/Borders and Beyong", Istanbul, Turkey 1991 Short film maker and director, ("Everything is as it is", 24', 16 mm. Included in TRT's "Young Cinematographers" programme), Istanbul, Turkey

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s